Sn. Yücel ÖZDEMİR,
Anketinize "EVET" İngilizce öğretim yapılsın diye yazdım. Sebebine gelince, bir dili grameriyle, aksanıyla, ne kadar iyi öğrenirseniz öğrenin, bir çok kelimenin Türkçe karşılığını ezbere bilin, o dili günlük hayatınızda kullanmazsanız, o dilde söylemek istedikleriniz dilinizin ucuna gelir ama ağzınızdan bir türlü çıkamaz veya düzgün bir şekilde yazıya dökemezsiniz. Aynı şekilde söylemek istediklerinizi içinizden de o dilde düşünüp söyleyemiyorsanız, bu o dili yeterince kullanamıyorsunuz demektir. Bir dili tam manasıyla öğrenmek o dilde düşünebilmekle belli olur. Tabi ki İTÜ nin kendine mahsus bir özelliği ve tarihi kişiliği vardır ve onun korunması gerekmektedir. Ancak bugün dünyada geçerli beynelmilel dil İngilizcedir. Hemen hemen bütün memleketlerde İngilizce bilen birisini bulup anlaşabilirsiniz ama Türkçe bilen birini bulmak bir kaç ülke dışında o kadar mümkün değildir. İngilizcenin ders olarak öğretilmesini ancak derslerin bu lisanda yapılmamasını isteyenlere şunu belirtmek isterim ki yıllarca ortaokul ve liselerimizde veya yüksek okullarımızda sadece ders olarak yabancı dil öğretilenler sokağa çıkıp bir turistle karşılaştıklarında veya yurt dışına çıktıklarında iki kelimeyi bir araya getirip doğru düzgün konuşamamakta, yabancı dilde en ufak bir yazıyı dahi kaleme alamamaktadırlar. İTÜ de derslerin İngilizce olarak yapılması hiç değilse günde bir kaç saat bu dilin pratiğinin yapılmasını da sağlayarak öğrencilerin tam manasıyla İngilizceye hakim olmasını böylece yabancı literatürü ve interneti daha iyi takip edebilmesini sağlayacak, bu da öğrencinin ufkunun genişlemesine ve dünyaya açılmasına büyük ölçüde yardımcı olacaktır. Globalleşen dünyada lütfen kendimizden emin olalım, İngilizce öğretim yapılmasından dolayı herhangi bir komplekse kapılmayalım ve meseleye ideolojik tarafından bakmayalım. Bilgi ve İlim neredeyse oraya ulaşmaktan çekinmeyelim.
Saygılarımla.
23.07.2009
Yük. Mimar. (İTÜ)
M. SABRİ BAŞOĞLU
Anketinize "EVET" İngilizce öğretim yapılsın diye yazdım. Sebebine gelince, bir dili grameriyle, aksanıyla, ne kadar iyi öğrenirseniz öğrenin, bir çok kelimenin Türkçe karşılığını ezbere bilin, o dili günlük hayatınızda kullanmazsanız, o dilde söylemek istedikleriniz dilinizin ucuna gelir ama ağzınızdan bir türlü çıkamaz veya düzgün bir şekilde yazıya dökemezsiniz. Aynı şekilde söylemek istediklerinizi içinizden de o dilde düşünüp söyleyemiyorsanız, bu o dili yeterince kullanamıyorsunuz demektir. Bir dili tam manasıyla öğrenmek o dilde düşünebilmekle belli olur. Tabi ki İTÜ nin kendine mahsus bir özelliği ve tarihi kişiliği vardır ve onun korunması gerekmektedir. Ancak bugün dünyada geçerli beynelmilel dil İngilizcedir. Hemen hemen bütün memleketlerde İngilizce bilen birisini bulup anlaşabilirsiniz ama Türkçe bilen birini bulmak bir kaç ülke dışında o kadar mümkün değildir. İngilizcenin ders olarak öğretilmesini ancak derslerin bu lisanda yapılmamasını isteyenlere şunu belirtmek isterim ki yıllarca ortaokul ve liselerimizde veya yüksek okullarımızda sadece ders olarak yabancı dil öğretilenler sokağa çıkıp bir turistle karşılaştıklarında veya yurt dışına çıktıklarında iki kelimeyi bir araya getirip doğru düzgün konuşamamakta, yabancı dilde en ufak bir yazıyı dahi kaleme alamamaktadırlar. İTÜ de derslerin İngilizce olarak yapılması hiç değilse günde bir kaç saat bu dilin pratiğinin yapılmasını da sağlayarak öğrencilerin tam manasıyla İngilizceye hakim olmasını böylece yabancı literatürü ve interneti daha iyi takip edebilmesini sağlayacak, bu da öğrencinin ufkunun genişlemesine ve dünyaya açılmasına büyük ölçüde yardımcı olacaktır. Globalleşen dünyada lütfen kendimizden emin olalım, İngilizce öğretim yapılmasından dolayı herhangi bir komplekse kapılmayalım ve meseleye ideolojik tarafından bakmayalım. Bilgi ve İlim neredeyse oraya ulaşmaktan çekinmeyelim.
Saygılarımla.
23.07.2009
Yük. Mimar. (İTÜ)
M. SABRİ BAŞOĞLU
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.